BİR IRONMAN YARIŞINA HAZIRLANMAK.
- daddycated
- 26 Haz 2019
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 29 Oca 2020

Başlıktan da anlaşılacağı gibi bir süredir deneyimlemekte olduğum bu hazırlık aşamasında edindiğim tecrübelerimi ve izlenimlerimi paylaşmak üzere bu yazıyı kaleme alıyorum.
Daha önce triatlon yarışlarının tarihçesi, yarış mesafeleri hakkında bir yazımı sizlerle paylaşmıştım. Dünyada farklı organizasyonlar tarafından düzenlenmekte olan çeşitli mesafelerde triatlon yarışları mevcut. Ama IRONMAN dendiğinde, tamamen farklı bir canavardan bahsedildiğini bilmek gerekiyor.
IRONMAN : 3,8 km Yüzme, 180 km Bisiklet ve arkasından Maraton (42 km)
Triatlon yarışları dünyasının majesteleri…
Benim için hedefte olan yarış IRONMAN Mainova European Championship. Tarih, 30 haziran 2019. Bu yazıyı 6 Mayıs 2019 günü yazmaktayım. Yani iki aydan az bir zaman kaldı. Heyecanım giderek artıyor. Bir yandan, antrenmanlar oldukça ağırlaşırken, diğer yandan eksik ekipmanların temini, seyahat organizasyonlarım, işim ve ailemi bir arada yürütmeye çalışıyorum. Profesyonel bir triatlet değilseniz, evli ve çalışmak zorunda iseniz ve bir de dünya tatlısı iki yaşında bir oğlunuz var ise pek kolay değil. Bu süreçte bir jonklör misali hiçbir topu düşürmeden idare etmeniz gerekiyor. Bu süreç, zamanımı nasıl efektif kullanacağımı öğrenmem açısından benim için çok faydalı oldu diyebilirim.
Hayallerin peşinden gitmek, gerçekleştirmek istediğiniz bir proje için çalışmak, yeni bir dil öğrenmek, gitmediğin bir yere gitmek, yepyeni birşeyi deneyimlemek, başlatmak istediğiniz bir iş için çalışmak, öğrenmek için zamanımızın yokluğunu bahane ederiz hep. Halbuki varmış zaman. İçine tıkıldığımız sığ hayatları yaşamak zorunda değilmişiz.
Kolay olduğunu söylemiyorum ama bence değer. Mesela ben oğlumun beni, gündüzleri işe giden, akşam eve geldiğinde ayaklarını uzatıp televizyonda dizi veya maç izleyip çekirdek çitleyen, göbekli, hımbıl, haftasonu öğlene kadar uyuyan, sosyal aktivitesi mangal yapmak olan, herşeyden şikayeti olan ama hiçbirşey yapmayan, hayallerinden vazgeçmiş, ortalama bir hayatın içine hapsolmuş biri olarak tanımasını istemem.
Bence bir IRONMAN ona bu yukarıda bahsettiğim kişiden daha faydalı bir örnek olacaktır.
Bu hazırlık sürecinde tecrübe ettiğim bir başka sınav ise, soğuk kış günlerinden sıcak yaz günlerine, istisnasız haftada 6 gün, zorluk dereceleri sürekli değişen, yorucu, sevimsiz antrenmanlara katlanmak. Hız antrenmanları, yokuş antrenmanları, laktik asit antrenmanları, bitmek bilmeyen uzun antrenmanlar. Bunlar birine zorla yaptırılsa harika bir işkence metodu olabilir. Ama bence burada çok önemli bir ders var. Başarı için üç olmazsa olmaz başlık burada sizi test ediyor. Disiplin, kararlılık ve plana bağlılık. Eğer amacınız uğruna tüm bu işkenceye, yolunuza çıkacak tüm engellere maruz kalmakla ilgili bir sorununuz yok ise, bşarıya ulaşma şansınız var demektir. Kazananların mentalitesi bu değilmidir zaten ?…
Bu süreçte öğrendiğim en önemli şey bunun fizikselden çok çok daha fazla mental dayanıklılık gerektirdiği oldu. Güzel bir diğer yanı ise, fiziksel dayanıklılığınız ile beraber mental dayanıklılığınızın da bu süreç boyunca artması. Bu mental dayanıklılık ve beraberinde gelen özgüven sosyal hayatta da birçok alanda size avantaj sağlıyor.
Bana kattığı birçok bilgi, ve tecrübeye karşın, kesinlikle hafife alınmaması gereken bir iş IRONMAN.
Öncelikle eğer aklınızda böyle bir şey var ise, bunu istediğinizden ve konuyu iyi anladığınızdan emin olun.
Size uygun, hedefe odaklı ve gerçekçi bir antrenman planı yapın ve kondüsyon durumunuza göre bir hedef süre hesaplayın.
İyi bir beslenme programı takip edin. Özellikle uzun antrenmanlarda, hangi periyot ile, nekadar sıvı veya izotonic, ne kadar karbonhidrat, ne kadar tuz, ne kadar enerji almanız gerektiğini öğrenin, araştırın veya bir uzmandan destek alın. Öğrendiklerinizi antrenmanlarda uygulayın. Uzun bisiklet ve koşu antrenmanları vücut için yıkıcı olabilir. Bu etkilerden kendinizi koruyarak performansınızı ve dayanıklılığınızı arttırabilmeniz için bu konu çok önemli.
Antrenmanda denemediğiniz bir yiyecek, içecek, giyecek veya ekipmanı yarışta kullanmama kuralına göre hareket edin. Ekipman, giyecek ve beslenme bileşenlerinizi antrenmanlarınızın parçası yapın.
Ekipmanlarınızı mutlaka iyi araştırarak, doğru seçmeye çalışın.
Disiplinden asla kopmayın.
Bazen tükenmiş hissedeceksiniz. Yarışı yada o mesafeyi nasıl yapacağınızı düşünmeyin. Sadece o günkü görevinize odaklanın. Eğer motivasyonunuz çok düştüyse en başta neden başladığınızı ve katettiğiniz yolu düşünün.
Bu yarış özelinde yaklaşık 4 aydır antrenman yapıyorum.
Bunlar benim okuyarak araştırarak öğrendiğim ve bu güne kadar uygulamaya çalıştığım şeyler ve kısmen kendi tecrübelerim idi. Sizlerle de paylaşmak istedim.
Bu son iki ay da aynı şekilde devam edeceğim. Allah izin verir bir sakatlık vs yaşamazsam 30 haziranda hayatımın en ilginc, en sıradışı deneyimini kendime yaşatacağım.
İnşallah bir IRONMAN olarak buradan o tecrübelerimi de paylaşabilirim.
Comments